17 Mart 2011 Perşembe

DİSK'ten Nedim Şener'e Destek Mektubu


"Yarın kulağın dışarıda olsun Nedim"

DİSK Yönetim Kurulu, Ergenekon davası kapsamında tutuklanan gazeteci Nedim Şener’e mektup gönderdi. Mektupta çeteleri açığa çıkartmak isteyen bir gazetecinin deşifre etmeye çalıştığı çetelerden birinin üyesi olmakla suçlanmasını “İddialar şakaysa hiç komik değil, gerçekse çok gülünç” olarak değerlendiren DİSK Yönetim Kurulu, Türkiye’de gazetecilik tarihinin önemli bir bölümünün demir parmaklıklar ardında geçtiğini vurguladı. Gerçekleri yazmanın bedel gerektirdiğini vurgulayan DİSK, “Yarın kulağın dışarıda olsun.
Çünkü DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin ortaklaşa düzenleyeceği ‘Susmayacağız’ etkinliğiyle İstanbul, Ankara ve İzmir meydanlarında olacağız” denildi.
DİSK’ten yapılan açıklamada, Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci yazar Nedim Şener’e mektup gönderildiği bildirildi. Açıklamaya göre DİSK Yönetim Kurulu’nun, gazeteci-yazar Nedim Şener’e gönderdiği mektup şöyle:
“Tutuklandığını duyduğumuzda Gabriel García Márquez'in Nobel Ödüllü romanı ‘Kırmızı Pazartesi’ aklımıza geldi. Bu romanı bir kez daha hatırlattık birbirimize. Yol arkadaşımız ve komşumuz Hrant Dink vurulduktan sonra anlamıştık, meğer cinayeti herkes biliyormuş ama kimse duymak istemiyormuş. Tutuklanman en az Santiago cinayeti kadar planlı ve aleniydi. İşin doğrusu tutuklanmana şaşırmadık. Bizi şaşırtan sana isnat edilen suçlar oldu. Çeteleri açığa çıkartmak isteyen bir gazeteci deşifre etmeye çalıştığı çetelerden birinin üyesi olmakla suçlanıyor… İddialar ‘şakaysa hiç komik değil, gerçekse çok gülünç.’



TÜRKİYE’DE GAZETECİLİK TARİHİNİN BÜYÜK BİR BÖLÜMÜ DEMİR PARMAKLIKLAR ARDINDA GEÇER

Dün 16 Mart Katliamı’nın 33. yıldönümünde bir kez daha kaybettiğimiz arkadaşlarımızı andık. Beyazıt Meydanı’nda yitirdiğimiz arkadaşlarımız için bestelenen bir şarkıda söylendiği gibi; ‘Çaldığın özgürlük ateşini/ Ülkemin koynunda büyütmek/ Lale bahçelerinden değil/ Barut yakan soluktan geçer/ Barut yakan avazdan geçer…’

Türkiye’de gazetecilik tarihinin büyük bir bölümü o barut yakan avazdan geçer. Gazetecilik tarihinin önemli bir bölümü zindanlarda, demir parmaklıkların ardında geçer. Çünkü gerçekleri yazmak bedel ödemeyi gerektirir.



HAKKINI ARAYAN İŞÇİLERİN DE YOLU CEZAEVLERİNDEN GEÇER

Türkiye’de hakkını arayan işçilerin de yolu da sık sık cezaevlerinden geçer. Otağ-ı Hümayun, Selimiye, Metris, Diyarbakır, Mamak ve daha nice zindanlar DİSKliler’i konuk etmiştir.



DİLERİZ HAKKINIZDA KONUŞULANLAR TEKNİK TAKİBE TAKILIR, DURUŞMADA DİNLERSİNİZ

Türkiye’de Mc Charty dönemini aratmayan bir cadı kazanı içinde demokrasiden ve özgütlüklerden yana olan herkes tehdit altında. Darbeciler için ‘bizim çocuklar’ demek ‘tanırım, iyi çocuktur’ demek moda oldu. İşkencecilere, katillere, hırsızlara veya dolandırıcılara kefil olanlar çok. Biz onuruyla gazetecilik yapan, genç meslektaşlarına örnek olan, adalet arayışını ısrarla sürdüren senin gibi gazetecilerin yanındayız. Nedim Şener denince aklımıza yolsuzlukların üstüne giden, her bilgiyi farklı kaynaklardan kontrol eden bir gazeteci geliyor. Sadece biz değil ‘Özgür basın herkese lazım’ diyenler seni ve meslektaşın Ahmet Şık’ı sahiplendi. Bugünlerde herkes sizden bahsediyor. Dileriz hakkınızda konuşulanlar teknik takibe takılır ve duruşmada dinleyebilirsiniz.

Senin için ‘Sana mı kaldı bir Ermeni’nin hakkını aramak?’ diyenler de oldu ancak Nazım Hikmet şiirindeki gibi ‘Sen Türk halkının alnına kara sürenleri affetmedin o yüzden seviyoruz seni.

YARIN KULAĞIN DIŞARIDA OLSUN
Yarın kulağın dışarıda olsun. Çünkü DİSK, KESK, TMMOB ve TTB’nin ortaklaşa düzenleyeceği “SUSMAYACAĞIZ!” etkinliğiyle İstanbul, Ankara ve İzmir meydanlarında olacağız. Ülkemizi bir korku imparatorluğuna çevirmek isteyenlere emek ve demokrasi güçlerinin itirazını ileteceğiz. Bir an önce mahpusluğuna son verilip yeniden aramızda olman için mücadelenin sürdüğünü bilmeni isteriz. Yeni yazılarını ve yeni kitaplarını büyük bir sabırsızlıkla bekliyoruz. Dostça kucaklıyoruz.”
(ANKA)