Benim Adım Kemal: Kılıçdaroğlu'nun Vaatlerinin Kaynağı, Kılıçdaroğlu'nun Vaatlerinin Kaynağı, CHP Lideri Boşuna Benim Adım Kemal Demedi Kılıçdaroğlu'nun Vaatlerinin Kaynağı, Kılıçdaroğlunun ekonomik vaatlerinin kaynağı burada, kılıçdaroğlu boş vaadlerde bulunmadı işte kaynak.
İŞTE KILIÇDAROĞLU’NUN VAATLERİNİN PARASAL KAYNAĞI
CHP’nin 15. Olağanüstü Kurultayı’nda ( 18.12.2010) Kemal
Kılıçdaroğlu 41 ana başlık altında önemli konulara değindi ve bu
konuların birçoğu da vaatler içeriyordu. Gerçekleştireceğini vaat ettiği
birçok uygulama için fazla elle tutulur kaynak göstermemesi ve bu
vaatlerinin arkasındaki garantinin kendi güvenirliği ve ismi olmasının
yeterli olduğunu söylemesi, iktidar partisi kanadının eleştirilerini
üzerine çekmesine sebep oldu.
Aslında Kemal Kılıçdaroğlu değindiği 40’ın üzerinde konu içinde Türkiye için hayati önem taşıyan bir konuya değinmemişti. Bu konu da kayıt dışılığın önlenmesi idi.
Değinmediği bu konuyu çözüme kavuşturabildiği takdirde hem ülkenin
önünü açacak hem aile sigortasını gerçekleştirmeyi, emeklilerden milli
gelirden pay vermeyi, çiftçilerin daha çok desteklenmesini sağlamayı,
kısaca hayal ettiği sosyal devletin kurulması için gereken parasal
kaynağı da rahatlıkla bulacaktır.
CHP kanadından hiç kimse bu kaynağın hali hazırda olduğu ve bu kaynağın
harekete geçirildiği takdirde ülke dinamiğini harekete geçirecek çok
büyük bir potansiyel elde edileceklerini kamuoyu önünde dile
getirmediler.
KAYIT DIŞILIĞIN ÖNLENMESİ TÜRKİYE’NİN ÖNÜNÜ AÇACAK
Bu bahsettiğimiz çözümün birçok ismi vardır. Yeraltı ekonomisi, gri
ekonomi, illegal ekonomi ve yasadışı ekonomi gibi. Fakat en çok
kullanılanı "kayıt dışı" olanıdır. Siz bu konu hakkındaki yabancı makaleleri incelerseniz1 kayıt dışının karşılığı olan Informal Economy veya Shadow Economy diye bakarsanız hemen bu isimlerin yanında ‘idari bozuşma’ ‘yozlaşma’ ‘ rüşvet’ anlamına gelen “corruption” kelimesini
göreceksiniz. Bu konudaki makalelerin ana konusu şudur: Kayıt dışının
yaygın olduğu ülkelerde parti çıkarlarının ülke çıkarları üzerinde
tutulduğu, bu ülkelerde yapılan siyasetin de kayıt dışı ekonomiden gelen
parayla desteklendiği, ekonomik krizlere, adaletsizliğe, büyük vergi
kaybına yol açtığı, idari yozlaşmanın ve rüşvetin yaygın olduğu
ülkelerde kayıt dışı ekonominin de bu yozlaşma oranında yaygın
olduğudur. Bu bir nevi devlet içinde devlet olmaktır.
Kayıt dışılık Türkiye’de çok yaygın olmasına rağmen, bu kayıt
dışılıkla savaşta başarılı olunduğu söylenemez. Türkiye gibi ülkelerde
kayıt dışılık birçok sebebe dayanır. Ülkemizde aslında finans sektörü
tam olarak gelişmemiştir. Bizim piyasamızdaki ekonomi genellikle nakit
hareketlerine dayanır. Nakit hareketlerine dayalı ekonominin kontrolü
zordur. Ödemelerde çek kullanma son yıllarda gelişmeye başlamıştır.
Birde Batı’da olmayan çekin arkasının çok sayıda kişi tarafından ciro
edilmesi iki damga pulu ekleyerek senet yapılması da ayrı bir
problemdir. Vergi oranlarının yüksekliği, vergi oranlarının sık sık
değişmesi ve ek vergiler konulması, KDV’nin yüksekliği, denetimde
koordinasyon eksikliği, sık sık çıkan mali aflar, denetim elamanları
eksikliği, memurların kaldıramayacakları ağırlıkta bürokratik işlerle
boğulması bizim ülkemizde yaygın rüşvet, politikacıların oy kaygısı ile
engelleyici politikaların kağıt üzerinde kalması, terörün önlenememesi
ve bunun yarattığı büyük kara para trafiği, aşırı vergiler, özellikle
çalışanın sigorta primlerinin yüksekliği, yetersiz sermaye birikimi,
gibi bir çok etken Türkiye’de kayıt dışılığın nedenlerinden bazılarıdır.
TÜRKİYE’DE KAYIT DIŞI EKONOMİ NE KADAR
Kayıt dışı ekonomisi üzerinde uzman olan Friedrich Schneider’in2
AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılında yaptığı, gelişmekte olan
ekonomiler, geçiş ekonomileri ve OECD ülkelerinden oluşan 110 ülkede
kayıt dışı ekonominin tahmini büyüklüğünü belirlemişti 2002 yılında.
Türkiye’de kayıt dışı ekonomi %32,1 ile OECD ülkeleri ortalamasının
(%18) en üzerindeydi. Türkiye’de tahmini verilen toplam kayıt dışı
ekonomin rakamları oldukça değişiktir.
Ağustos 2003’de (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye’de 200
milyar Dolar resmî kazanç, 150 milyar Dolar kayıt dışı kazanç olduğunu
belirtmişti, 2011 yılına geldiğimizde;her ne kadar Türkiye gibi bir
ülkede kayıt dışı ekonominin hesaplarını yapmak oldukça zor3
olmasına bugün kayıt dışı ekonominin, Türkiye’de GSMH’nın yüzde 45’ini
oluşturduğu tahmin ediliyor. Böylece Türkiye’de bugün kayıt dışı ekonomi
200- 250 milyar dolar civarlarına erişmiş oluyor ki bu çok büyük bir
rakam demektir. TUİK verilerine göre bugün Türkiye’de 22.5 milyon
çalışandan 10 milyonunun hiçbir sosyal güvencesi bulunmuyor. 2009
yılında % 42.7 kayıt dışı istihdam 2010 da % 43.3 oldu. Son yıllarda
Türkiye’de kayıt dışılığın azalmadığı hatta her yönüyle arttığı
görülmektedir.
KAYIT DIŞIK YALNIZ EKONOMİYİ DEĞİL, TOPLUM DÜZENİNİ VE İNSAN SAĞLIĞINI DA TEHDİT EDİYOR
Kayıt dışı ekonominin bir alt bölümünü oluşturan kara para terörü
desteklemede bu toplumun güvenliğini, birliğini ve düzeni daha da
bozmaktadır.
Türkiye’de yediğimiz etlerin yarısı kaçaktır. Yine ülkemizde gıda
sektörünün % 60-70 arası kayıtlı olmayan merdiven altı tabir ettiğimiz
yerlerde üretilmektedir. Bu durum da halk için ayrı bir gıda terörüne
sebep olup çoluk çocuk halkın top yekun sağlığının tehlikeye atılması
demektir ki bunun ülkeye verdiği zararın boyutları ölçülemeyecek kadar
büyüktür. Bu konuyu bu sene yayınladığımız ‘Dünyada Gıda Ve İlaç Terörü’
ve ‘ Küreselleşme Kıskacında Türk Tarımı’ adlı kitaplarımızda değişik
boyutlarıyla inceledik.
Konuyu özetleyecek olursak; Kamu maliyesinde kalıcı iyileşme sağlanmadan “ekonomik kalıcı iyileşme” sağlanamaz. Hükümetin, ekonomide istikrarı sağlayabilmesi için mutlaka “kamu finansmanı”
sorununu çözmesi gereklidir. Bur da en büyük problem de kayıt dışı
kalan ekonomik işlemlerden devletin vergi kaybı tahminlerin de ötesinde
çok yüksek olduğu bu sorunun nasıl çözüleceğidir. Eğer politik
kaygılardan, oy kaybından uzak bir yaklaşımla bu sorunun üzerine ciddi
bir şekilde gidilirse, kamu giderlerinin sağlıklı bir şekilde finanse
edilir. İşte Kemal Kılıçdaroğlu’na “vaatlerinin kaynağını nereden bulacaksın”
diye soranlara kaynak. Türkiye’de çoğunluğun bildiği, fakat kimsenin
cesaretle fazla üzerine gidemediği bu sorunu çözecek bir iradeyi Türkiye
bir an evvel bekliyor.
İsmail Tokalak
Odatv.com
1 Bak: Center fort he Study of Democracy , http://www.csd.bg
Friedrich Schneider , Shadow Economies and Corruption All Over The
World, Eylül, 2006, Johannes Kepler University - Department of
Economics; CESifo (Center for Economic Studies)
Miguel Angel, Centeno-Alajendro Portes, Out of the Shadows; The Informal
Economy in the Shadow of the State, (Pennsylvania State Univ. 2006 , s.
23-49)
2Friedrich Schneider Size and Measurement of the Informal Economy in 110 Countries
Araound the World” Haziran – 2002 Johannes Kepler University of Linz, paper presented at a Workshop of the Australian
National Tax Center with Funding fromWorld Bank Doing Business Project, http://rru.worldbank.org/
Documents/PapersLinks/informal_economy.pdf.
3IMF 2004’de tahmini olarak Türkiye’deki kayıt dışı ekonomiyi 100 milyar dolar civarı veriyordu. (Milliyet 14 Haziran 2004)