17 Şubat 2014 Pazartesi

Osmanlıda Kafes Usulü Nedir Osmanlıda Kafes Hayatı Nedir

Osmanlıda Kafes Usulü Nedir Osmanlıda Kafes Hayatı Nedir, osmanlıda şehzadelerin yaşantısı osmanlı imparatorluğunda şehzadelerin kafeste tutulması. 

Osmanlıda Kafes Hayatı Nedir
Osmanlıda kafes, tahta çıkması muhtemel şehzadelerin muhafızlar tarafından sürekli olarak ev hapsinde tutuldukları yerdir. Osmanlıda 1603 yılında kardeş katli kanunnamesinin kaldırılmasıyla birlikte şehzadeler için yeni bir dönem başladı. "Kafes Hapsi" dönemi! Osmanlı İmparatorluğunda şehzadeler uzun yıllar kafes hayatı yaşamıştır. 

Tarihte Topkapı Sarayındaki "Çifte Kasırlar" ve "Veliahd Dairesi" olarak bilinen yapılar şehzadeler için kafes olarak kullanılmıştır.

Osmanlıda Kafes Hayatı Neden Getirildi 
Osmanlı Devleti'nin ilk zamanlarında şehzadelerin birbirini öldürmeleri söz konusu değilken, genişlemeye başladıktan sonra şehzadeler arasında iktidar mücadelesi başlamıştır. 

Fatih Sultan Mehmet (1444-1481) tahta çıktığında ilk iş olarak 2 yaşındaki kardeşi Ahmet’i ve Hasan’ı öldürtmüş, kardeş katli için ünlü "Fatih Kanunnamesi"ni çıkartmıştır. Kanunnamede ‘Nizam-ı alem için şehzadeler öldürülebilir’ hükmü yer almaktadır. 

Padişahlar tahta çıktıklarında bu kanunnameye dayanarak ilk iş olarak kardeşlerini katletmişlerdir. Kardeş katli kanunnamesi  I. Ahmet'in 1603 yılında tahta çıkmasıyla birlikte kaldırılmıştır.

Osmanlıda Şehzadelere Kafes Hapsi Dönemi
Osmanlıda 1603 yılında kardeş katli kanunnamesinin kaldırılmasıyla birlikte şehzadeler için yeni bir dönem başladı. "Kafes Hapsi" dönemi!

Şehzadeler artık öldürülmüyor, ancak kafeslerde tutuluyordu.  Kafes hayatında; şehzadeler cariyeleri dışında hiç kimseyle görüştürülmüyor, devlet işlerinden haberdar edilmiyordu. Çoğu zaman çocuk sahibi olmalarına dahi izin verilmiyordu. 

Bu dönemde padişahlık için kafeslerde 30-40 yıl yedek olarak bekletilen şehzadeler dahi olmuştur. Uzun yıllar kafeslerde gözetim altında tutulan şehzadelerin psikolojileri bozulmuş, devlet işlerinden haberdar olmadıkları için tahta çıktıklarında bir varlık gösterememişlerdir. O dönemlerde devleti yöneten kişiler vezirler olmuştur.