25 Aralık 2010 Cumartesi

Kayseri Belediyesindeki Yolsuzluğun Belgeleri Kayseri Yolsuzluğunun Senetleri


İŞTE KAYSERİ BELEDİYESİ'Nİ KARIŞTIRAN O SENET
Odatv Kayseri'deki yolsuzluk iddialarının üzerine gitmeye devam ediyor.
Bilmeyenler için önce kısaca anlatalım...

Kayseri Belediyesi'nde çalışan Hacı Ali Hamurcu, belediyeye ait mührü taşıyan makbuzlarla, belediyeyle çeşitli işlerini görecek vatandaşlardan para topluyordu. Bu paralar Kayseri Belediyesi'nin kasasına girmiyor, bir rüşvet olarak toplanıyordu. Hükümet, yapılan usulsüzlüğün Hacı Ali Hamurcu'nun bireysel suçu olduğunu iddia ederken, muhalefet yolsuzluğun Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'nin de dahil olduğu bir çete tarafından gerçekleştirildiğini iddia ediyordu. Nitekim Hacı Ali Hamurcu'nun ilk ifadesi de bunu doğrular nitelikteydi. Olayın açığa çıkmasından bir süre sonra Hamurcu'ya ilk avukatı Yusuf Erikel'in yerine kardeşi AKP'li Yakup Erikel avukat olarak atandı. Hamurcu, emniyetteki ifadesini değiştirerek suçu bireysel olarak üstlendi. Bülent Arınç'ın da avukatı olan Yakup Erikel, Hamurcu'nun paralarını aldığı kişilere paralarını ödeyerek şikayetlerin de geri alınmasını sağladı. Bu paranın kaynağı da Odatv'de irdelendi. (Okumak için tıklayın)

MÜHÜRLÜ SENET
Davada delil olarak değerlendirilebilecek önemli bir ayrıntı vardı. Hacı Ali Hamurcu, iş görmek isteyen Kayserililer'e milyonlara varan makbuzlar kesiyordu. Karşılığında ise işlerinin görüleceği taahhüdünü veriyordu. İfadesinde, rüşvet alınan işlerin gerçekleşmemesi durumunda kendisini garantiye almak için Belediye Genel Sekreteri Mustafa Yalçın'dan senet istediğini söylüyordu. Gerçekten de Hamurcu'nun elinde belediyenin mührünü taşıyan bir senet bulunuyordu. Olayı çözecek önemli belgelerden biri de bu senetti. Kayseri Belediye Başkanı ise altında imzası bulunan bu senedin sahte olduğunu iddia ediyordu.

Hacı Ali Hamurcu, belediye ile anlaşmazlığa düşünce sözkonusu senedi hukuki yollarla takip etmek için ilk avukatı Yusuf Erikel'e başvuruyordu. (Ayrıntıları okumak için tıklayın) Erikel, belediye ile sözlü görüşme yaparak 10 milyon TL'lik senedin tahsilatını talep etti.
KRİMİNAL RAPORU
Mahkemeye taşınan olayda sözkonusu senet de şikayet konusu oldu. Kayseri Emniyet Müdürlüğü Kriminoloji Labaratuarı Grafoloji uzmanı Faruk Eren, senetteki imzanın Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'ye ait olmadığı raporunu verdi. Rapora göre imza, Hamurcu'nun avukatı olan Yusuf Erikel'e aitti. (Raporu görmek için tıklayınSanık avukatı olan Erikel, bu raporla davanın sanığı haline geldi. Erikel ise ifadesinde senedi kendisinin hazırladığı iddiasını reddetti.
Şimdi size ilginç bir senet takvimi verelim.
4 Temmuz 2007 tarihinde Hacı Ali Hamurcu, Yusuf Erikel ile görüşüyor ve avukatlığını üstlenmesini istiyor. Bu konuda düzenlenen vekaletname tutanağı Yusuf Erikel'in Adalet Bakanlığı'na verdiği ifadenin eklerinde bulunuyor.
6 Temmuz 2007 tarihinde (yani 2 gün sonra) Hamurcu'nun avukatı Erikel, Kayseri Büyükşehir Belediyesi ile görüşerek senetteki rakamın sulh yoluyla tahsil edilmesini müvekkili adına istiyor. Bu olayı Kayseri Belediyesi de şikayetinde doğruluyor. Bu tarihlerde bir tutarsızlık görünmüyor.
Peki senedin sahte olduğunu düşünen Belediye Başkanı'nın vakit kaybetmeden suç duyurusunda bulunması gerekmez mi? Hayır, öyle olmuyor. Mehmet Özhaseki, 17 Temmuz günü "sahte senet ile kendisinden para istendiğine dair" suç duyurusunda bulunuyor. Yani tam 11 gün bekliyor. (Sözkonusu 11 günlük tarihi görmek için tıklayın)
Belediye Başkanı bu 11 gün boyunca neyi bekliyor? Neden suç duyurusunda bulunmuyor?
SORULAR
Sözkonusu sürecin işleyişinin kafalarda soru işareti yaratan bir yanı olduğu muhakkak. İsterseniz o soruları şöyle gündeme getirelim.
-Yıllardır avukatlık yapan Yusuf Erikel, sahte senet hazırlayıp, bununla hukuki takip yapılamayacağını bilmiyor olabilir mi?
-Senedin altında bulunan Kayseri Büyükşehir Belediyesi'nin mührüne ve Mehmet Özhaseki ve Mustafa Yalçın'ın kaşesine dair bir inceleme neden yapılmadı?
-En azından kaşeyi, mührü ve makbuzu basanlar hakkında bir hukuki tahkikat yapılarak ortaya çıkarılması gerekmez mi?
-Tekrar edeceğiz; ancak eğer senedin sahte olduğundan eminse Kayseri Belediye Başkanı Mehmet Özhaseki'nin ve Genel Sekreter Mustafa Yalçın'ın ivedilikle suç duyurusunda bulunması gerekmez mi? Neden bu yapılmadı?
-En önemli soruyu da soralım: Senet nerede?
Tüm bu soruların cevapsız kalması, yürütülen soruşturmanın en hafif deyimiyle eksik kaldığı ve tüm suçun Hacı Ali Hamurcu'ya yıkılarak dosyanın kapatıldığı izlenimini uyandırıyor.
Kayseri Belediyesi'ne ilişkin belgeleri incelemeye devam edeceğiz...
Barış Terkoğlu
Odatv.com