27 Eylül 2011 Salı

Yüksek Tansiyon Hastalarının Dikkat Etmesi Gereken Konular


Sessiz Katil’e dikkat!

Türkler ‘Sessiz Katil’ yüksek tansiyonun risklerinin farkında fakat halk hala düzenli kontrol konusunda çekingen davranıyor.

Braun’un gerçekleştirdiği yeni çalışma bölgesel farklıları da ortaya koyuyor

Amerikan Kalp Birliği 2025 yılına kadar,1.5 milyardan fazla insanın, başka bir ifadeyle 25 yaş üstü yetişkinlerin yaklaşık üçte birinin yüksek tansiyon (hipertansiyon) hastası olacağı tahmininde bulunuyor.  Braun lisansıyla Braun marka tansiyon ölçerler üreten Kaz Europe tarafından yürütülen yeni bir çalışmaya göre, Türk halkı sağlık konularında bilinç sahibi, bu da kalp hastalıkları konusunda hayat kurtarıcı bir öngörü sağlıyor. Buna rağmen, nüfusun yarısından az bir kısmı tansiyonunu düzenli olarak kontrol ediyor.  Bu oran ise bölgelere gore farklılık gösteriyor.

Ege bölgesi kalp hastalıkları konusundaki farkındalık ve tansiyon kontrolü konusunda birinci sırada yer alıyor

Türk Hipertansiyon ve Böbrek Hastalıkları Derneği tarafından yayınlanan bir çalışma Türkiye’de yaklaşık 18 milyon yüksek tansiyon hastası olduğunu,    ancak her 10 Türk’ten sadece altısının yüksek tansiyon hastalığının farkında olduğunu gösteriyor.   Kaz Europe / Braun tarafından yürütülen çalışmanın sonuçlarına göre Türk halkının %56’sı doğru sağlık değerlerinin bilincinde, bu da kalp hastalığı riski oluşturabilecek – tansiyon değerlerini, kolesterol seviyelerini ve kan şekerlerini izleyebilmelerini sağlıyor. Ege bölgesi Türkiye genelinde yüksek tansiyon ve riskleri konusunda yüksek bir farkındalık oranına sahip. Bölge halkının %68.5’i doğru değerleri tanımlayabiliyor. Akdeniz bölgesinde ise bu oran %48’e düşüyor.

Ege bölgesi, tansiyon kontrolü ve kalp hastalıkları arasındaki ilişki konusunda da en bilgili bölge: halkın yaklaşık %45’i tansiyonlarını düzenli olarak tansiyonunu ölçüyor, %93.5’u ise sistolik kan basıncının (kalbin kasılması sırasındaki kan basıncının ölçümü, büyük tansiyon) kalp hastalıklarının temel sebeplerinden biri olduğunu biliyor. Tansiyon ölçümü ve değerlerin takibi konusunda en düşük notu Karadeniz bölgesi alıyor, halkın sadece %21’i düzenli olarak tansiyonunu kontrol ediyor. %30’unun ise büyük tansiyonun önemi konusunda bir bilgisi yok.

Türk kadınları ise genel olarak erkeklere nazaran yüksek tansiyon konusunda daha bilgili. Kalp hastalıkları ile ilişkili doğru sağlık değerleri konusunda %59’a %52, büyük tansiyonun kalp hastalıklarının temel nedenlerinden biri olduğunu bilme konusunda %84,5’a %79 ve tansiyonlarını düzenli olarak ölçme konusunda %44,4’e %35 ile erkeklerden önde yer alıyorlar.

Kaz Europe / Braun tarafından, Avrupa’nın diğer yerlerinde Alman, Fransız ve Hollandalılardan oluşan bir grup üzerinde 2011 yılında yapılan başka bir çalışmaya göre, söz konusu grubun yaklaşık %85’i tansiyonlarının kaç olduğunu bildiklerini iddia ediyor. Tansiyonlarını bilmeyen yaklaşık %15’lik kesimin büyük çoğunluğu ise düşük ya da yüksek tansiyona dair bir belirti göstermeyen ve bunu henüz önemsemeyen kişilerden oluşuyor.

 İsviçre’nin Lozan şehrindeki Üniversite Hastanesi Tıp Fakültesi’nde Patafizyoloji Bölüm Başkanı ve Klinik Araştırma Merkezi Direktörü olan Profesör Dr. Bernard Waeber, “Yüksek tansiyon erken evrede teşhis ve tedavi edilirse kalp hastalıklarının pek çoğu önlenebilir. Bu yüzden, herkes kendi tansiyonunu bilmeli ve düzenli olarak tansiyonunu ölçmelidir” diyor ve ekliyor “Kalp hastalıklarının riskleri hakkında Türkiye yüksek bir farkındalık sergilese de düzenli olarak tansiyon kontrolü yapılmasını sağlamak için daha çok şey yapılması gerekiyor.”.

Teşhis konan hastalar evde tansiyon kontrolünün faydasını görüyor
Türk Hipertansiyon Birliği’ne göre, hipertansiyon tedavisi görmekte olan Türk hastaların %46.5’unun evde kullandığı bir tansiyon ölçme cihazı var ve bunlar genellikle (%60’tan fazlası) dijital tip bilekten tansiyon ölçme cihazı.   Fransa’da hipertansiyon tedavisi gören hastaların %37’si evinde tansiyon ölçme aleti bulunduruyor. İlginç bir şekilde, anket için görüşülen tüm Almanların %38’den fazlası evde tansiyonlarını ölçtüklerini bildirirken, bu oran Hollandalılarda %9’un biraz üzerinde, Fransızlarda ise %10’larda seyrediyor. Ortalama olarak Alman, Fransız ve Hollandalılarda oluşan grubun yaklaşık %62’si tansiyonlarını doktorda ölçtürüyor.

“Evde tansiyon kontrolü arteryel hipertansiyon veya yüksek tansiyonun teşhis ve kontrolünde gitgide artan bir öneme sahip. Benim tecrübelerime göre, insanlar evde tansiyon ölçerken daha az stres hissediyor ve günümüzde kullanılan tansiyon ölçme aletlerinin sunduğu yüksek doğruluk oranı tüketicilere rahatlık sunuyor.” diye belirten Dr. Waeber şunları da vurguluyor: “Kişinin tansiyonunu evde kendi takip etmesi, sağlığını kontrol etmesinde de etkin bir rol almasını sağlıyor. Bu da ciddi bir hastalıkla mücadele etmenin basit fakat etkili bir yoludur.”milliyet