11 Kasım 2010 Perşembe

AKP'nin 2011 Seçimlerinden Sonra Düzeni Değiştirme Planı Nedir


İŞTE AKP'NİN SEÇİM HARİTASI
İŞTE AKP'NİN SEÇİM HARİTASI
 Sayılı gün çabuk gelir geçer. Haziran 2011’deki seçime şunun şurasında 8 aydan az bir süre kaldı. AKP’nin ne kadar rahat olduğunu herkes görüyor. Bu seçimde de birinci parti olacaklarını düşündükleri için garanti saydıkları yüzde 35’in üzerine daha fazlasını nasıl ekleyebiliriz düşüncesiyle hareket ediyorlar.

AKP bu seçimden istediği sonucu alacağından öylesine emin ki, başkanlık sistemini getirme, değişmez maddeleri bile değiştirilmiş yeni anayasayı hazırlama kısacası düzeni değiştirme hedefine çoktan kitlendi bile.

Muhalefet cephesindeki gelişmelerin AKP’nin işini kolaylaştırdığını daha önce yazmıştım. CHP’de yaşananların ve yaşanması olası yeni olayların AKP’ye avantaj sağladığını, Başbakan Erdoğan’a konuşma malzemesi verdiğini anlamayan kalmadı.
Başbakan Erdoğan, MHP’nin tabanına yönelik referandum öncesinde başlattığı çağrıları önümüzdeki 7 aylık süre boyunca daha sık yapacak. Ayrıca Fethullah Gülen hareketinin, bu partinin tabanını dağıtmak amacıyla başladığı işi bitirmek için canını dişine takarak AKP’ye yardımcı olacağı da gün gibi ortada.



AKP KARARSIZ SEÇMENİ BİTİRECEK
Buraya kadar aktardıklarım için bilinen şeyler denilebilir. Öyleyse yeni bir şey söyleyeyim. Kararsızlar hep en büyük seçmen kitlesi olmuştur. AKP, Haziran 2011 seçimi öncesinde uygulayacağı politikalarla kararsızlar adı verilen seçmen kitlesinin oluşmasını önlemenin peşindedir. Anlayacağınız kararsızlardan belki de ilk defa bahsedilmeyecek. Peki, bu nasıl olacak?

AKP, ortalama seçmenin cebine, günlük yaşamına, duygularına hitap eden kararları, devasa projeleri ve yenilikleri birbiri ardına gün deme getireceği bir politika izlemeye başladı. 



BORÇ AFFI İŞİ BİTİRECEK

Kararsızları seçimden çok önce kararlı bir kitleye dönüştürme politikasının somut örneklerinden biri ‘Borç affı’dır. Bu konu medyada, “Hükümet, seçim öncesinde borcu olan her kesimle barışacak, 300 kalem alacağa af gelecek. Ödenmemiş vergi, prim, elektrik, su, doğalgaz, emlak vergisi, stopaj, harçlar, trafik cezaları gibi tüm alacaklar af kapsamına alındı. Vatandaşlar ödemediği cezaların ve vergilerin anaparasını ödeyecek, ancak faiz yükünden kurtulacak” ifadeleriyle duyuruldu.

Eğri oturalım, doğru konuşalım. Milyonlarca insanımız borçlu değil mi? Bu af, günlük siyasi gelişmeleri takip etmeyen boğazına kadar borca batmış ve borçla yaşamaya alışmış seçmenleri sizce nasıl etkiler?

DEV PROJELERİN AMACI DA KARARSIZLARI ETKİLEMEK
AKP, seçim öncesi ortalama her vatandaşı etkilemeye yönelik olduğu ayan beyan ortada devasa projeleri başlatacak, yapımı sürenleri de bitirerek, açılışlarını yapacak.
İzmir-İstanbul otoyolu projesi Başbakan Erdoğan’ın da katıldığı törenle başlatıldı. Medya bu projeyi “İzmir-İstanbul arasını 3,5 saate indirecek proje, başta inşaat olmak üzere birçok sektörü canlandıracak, nakliye masraflarını düşürecek” ifadeleriyle duyurmuştu. Söz konusu sektörlerde çalışanları, ailelerini, otoyolun geçtiği yerleşim birimlerini göz önüne getirdiğinizde sadece bir proje ile bile milyonların etkilendiği görülecektir.
Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren Projesi de yukarıdaki örnekten çok farklı değil. Bu proje ile ilgili olarak medyada yer alan haberlerde, ”Ankara-Konya Yüksek Hızlı Tren Projesi ile Ankara-Konya arasındaki 10 saat 30 dakikalık tren seyahat süresi 1 saat 15 dakikaya, Eskişehir-İstanbul Yüksek Hızlı Tren Hattı tamamlandığında ise İstanbul-Konya arasındaki 12 saat 25 dakikalık seyahat süresi 3 saat 30 dakika olmuş olacak” deniliyordu. Her iki projenin de ortalama vatandaşımız üzerinde yaratacağı psikolojik etkiyi gerçekleri gören her insan tahmin edecektir.
Abdullah Öcalan ile görüşüldü görüşülmedi, PKK ile pazarlık yapıldı yapılmadı tartışmalarının sürdüğü bir sırada gelen ‘PKK Haziran’daki seçime kadar eylemsizlik kararı aldı’ ve ‘PKK güçleri Türkiye’den çekiliyor’ haberleri ortalama insanımızın beynine çakılırcasına verildi.
Bu haberlerle, ‘artık çatışma ve şehit haberi gelmeyecek’ içerikli bir mesaj iletilmiştir. Ülkede askerlik çağına gelmiş ya da halen askerlik görevini yapan gençler ve onların aileleri milyonlarca seçmenden oluşan büyük bir kitle değil mi? Sizce söz konusu gelişmeler bu milyonları nasıl etkileyecek?
Çoğunluğun aklına PKK ile yapılan pazarlıklar gelmeyecektir. Buna karşın ‘Helal olsun AKP’ye terör belasından kurtuluyoruz’ düşüncesi oluşacaktır. Buna bir de askerlik süresinin kısaltılması ve profesyonel ordu konularındaki gelişmeleri ekleyince yine milyonlarca insanın etkileneceğini söylemek yanıltıcı olmayacaktır.
Zannediyor musunuz ki bazı çevrelerin TSK takıntısı bitti, darbe iftiralarından vazgeçtiler. Hiç merak etmeyin, seçim yaklaştıkça daha önce de seçmeni etkilediği bilinen AKP’yi mağdur gösterme çalışmaları başlayacak ve bir yerlerde hazırlanmış iddialar ortaya atılacak, düzmece belgeler çarşaf çarşaf yayınlanıp ‘basın büroları, alın subayları, paşaları’ bağırtıları ekranlardan yankılanacak, gazetelerden fışkıracaktır.
Diğer örnekleri yer darlığından yorum yazacak okuyuculara bırakıyorum. Yazının son sorusu ‘AKP’nin bu politikaları karşılığında CHP ve MHP ne yapacak ya da ne yapmalı?’ olmalı. Gelecek yazıda konuyla ilgili önerilerimi aktaracağım.

Gürbüz Evren

Odatv.com