18 Mart 2014 Salı

Görgü Tanıkları Berkin Elvan'ın Polis Tarafından Vurulma Anını Anlattı

Görgü Tanıkları Berkin Elvan'ın Polis Tarafından Gaz Fişeğiyle Vurulma Anını Anlattı 
Gezi Parkı protestolarında 16 Haziran 2013 tarihinde Okmeydanı'nda polisin attığı gaz bombası fişeğiyle ağır yaralanan Berkin Elvan 269 gün sonra 15 yaşında hayatını kaybetti.  Berkin Elvan'ın gaz fişeğiyle başından yaralanmasına ilişkin yürütülen soruşturmada iki görgü tanığı olay anını anlattı.
  
Görgü tanığı S.Y'nin anlattıkları:
Berkin Elvan’ı tanırım. Çay bahçesinde garson olarak çalışırım. Berkin Elvan her gün oyun oynamak için parka gelirdi. Bu nedenle kendisi ile merhabamız vardı. Olay günü sabah 06.30 sıralarında karşılaştık. Esenlerden taksiye binerek Şark Kahvesi’nin önüne kadar geldim. Burada taksiden inerek ara sokaklarda işyerine gidiyordum. Berkinlerin evlerinin bulunduğu sokağa gelmiştim. Tam kapının önünde gördüm. Berkin’in çocuk olmasından da kaynaklanarak nereye gidiyorsun diye sordum. Müthiş bir gaz konusu vardı.

Bakkala ekmek almaya gittiğini söyledi. Ben de bakkalların kapalı olduğunu söyleyince ‘fırına giderim’ dedi. Beraber, Berkin ile sokakta 100-150 metre yokuş yukarı yürüdük. Evlerinden ayrılalı 100-150 metre olmuştu. Başka bir sokağa girmiştik. Bu sokak dar bir sokaktı ve Mahmut Şevket Paşa Caddesi’ne doğru yürüyorduk. Tam caddeye çıkmamıştık. Evlerinden itibaren olayın meydana geldiği yere 5 dakika yürüdük.

Olay, evlerine 100-150 metre mesafedeki sokakta meydana geldi. Burada 4-5 katlı bir binanın önündeydik. Hatta binanın pimapenci ya da camcı dükkanı vardı. Yan tarafı ise terziydi. Dükkanların olduğu tarafa Mahmut Şevket Paşa Caddesi’ne doğru yürüyorduk. Mahmut Şevket Paşa Caddesi üzerinden de çevik kuvvet polisleri bizim bulunduğumuz sokakta dahil olmak üzere bir çok yere gaz kapsülü atıyordu.

Berkin çocuk olduğu için sanırım meraklandı. Yanımızda 3-4 kişi daha vardı. Kafasını eğerek ve bir adım öne çıkarak polislere doğru baktı. Bu esnada bir gaz kapsülü boyutlarını şu anda tam olarak söyleyemeyeceğim, demir, gümüş renginde bir cisim tam Berkin’in kafasının sağ arka kısmına yani hemen boyun kısmının hemen üzerindeki kafatasının olduğu yere çarptı ve oraya yapıştı. Berkin eliyle vurarak gaz kapsülünü düşürdü. Berkin, vurulması üzerine ‘anne’ diye bağırdı, geldiğimiz yöne eve doğru koştu. Ben de peşinde koştum. Kendisini yakaladım. Başından hafif kan geldiğini gördüm. Mahmut Şevket Paşa Caddesi üzerinde bulunan Şişli Belediyesi’ne ait sağlık ocağına götürecektim.

Fakat bana sağlık ocağının kapalı olduğunu söylediler. Bunun üzerine bir sivil, beyaz olduğunu tahmin ettiğim Ford minibüs bizi görünce durdu. Bu esnada zaten Berkin bayılmıştı. Şuuru yerinde değildi. Vurulduğu andan itibaren 20 dakika geçmişti. Kendisi sağlık ocağının olduğu yere koşarak benimle geldi. Sağlık ocağının yanında şuurunu kaybetti. Vurulduktan 20 dakika sonra şuurunu kaybetti. Kendisini beyaz muhtemelen Ford marka olduğunu tahmin etiğimiz minibüse bindirdik. Yanımda 2-3 vatandaş vardı. Kendisini minibüsle Okmeydanı SSK hastanesine getirdik. Hastaneye saat kaçta getirdiğimizi hatırlamıyorum. Ama sabah 08.00-08.30 sıraları olabilir. Hastanede ailesi gelinceye kadar bekledim. Hatta doktor bana kan lazım olacak bir yere ayrılma dedi. Ailesi gelince de bekledim. Bizi hastaneye getiren şahsı ve plakasını hatırlamıyorum. Çevik kuvvet polisleri bizim bulunduğumuz nokta arasında 20 metre mesafe vardı.

Kaç polisin gaz tüfeği taşıdığını hatırlamıyorum. Bunlar Mahmut Şevket Paşa Caddesi’ndeydi. Bir polis yoğunluğu vardı ancak esas polis yoğunluğu Anadolu Caddesi üzerindeydi. Orda daha yoğun polis vardı. Mahmut Şevket Paşa ve Anadolu Caddesi çatal halindedir. Bir tarafı sağlık ocağı, bir tarafı Cemevi’ne iner ve polis yoğunluğu vardı. Bütün sokaklarda insanlar vardı. Kamuoyunda Gezi olayları diye bilinen olayları protesto ediyorlardı. Ben Berkin’e ateş eden polis memurunun eşkalini bilemiyorum, kafasında kask olup olmadığını bilemiyorum. Ancak tüm polislerde gaz maskesi ve kask takılıydı. Onun için bir polis eşkali veremem. Çünkü polisleri gaz tüfeği kullanırken gördüm ancak Berkin’e ise gaz kapsülünün çarptığı anı gördüm. Bu gaz kapsülünü ateşleyen polisi görmedim. Onun için eşkal veremem ancak gaz kapsülü polislerin olduğu yerden geldi. Polislerle aramızda 20 metre mesafe vardı. Berkin polis tarafından hedef gözetilerek vurulmuştur.”


Berkin Elvan’ın arkadaşı 18 yaşındaki Ö.KNin anlattıkları: 
“Berkin'i 4 yıldır tanırım. Kendisi benim arkadaşı olur. Ben de aynı mahallede oturuyorum. Olay günü kimse evinde değildi, herkes dışarıdaydı. Topkapı tarafından Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü’ne ait otobüsler Okmeydanı'na doğru geliyordu. Caddeden giremediği için gerek metrobüs yolundan gerekse yan caddelerden bir kısım polisler yaya olarak Anadolu Kahvesi'nden Mahmut Şevket Paşa Caddesi'ne girdiler. Gaz attıkları için millet yokuştan aşağı kaçmaya başladı. O sırada vatandaşlar arasında gruplardan kopmalar oldu. Ben de Berkin'in vurulduğu sokağın karşı sokağındaydım. Berkin'in vurulduğu sokak evlerinin yan sokağı idi. Ben Berkin'in vurulduğu sokağı karşı sokağındayken Berkin'i gördüm. Yanında 3-5 kişi bir kalabalık vardı. Berkin sokaktan döndü. Bu esnada biber gazı tüfek ya da tabancaları patlamaya başladı.

Berkin polislere elini kaldırarak ekmek almaya gidiyorum atmayın yeter artık diye bağırdı. Göstericilere hatta Berkin ekmek almaya gidiyorum geçebilir miyim dedi. Berkin 3-4 kişinin arasından caddeye çıktığı sırada 15-20 metre ileride bulunan Mithatpaşa Caddesi'nde bulunan polisler gaz tüfeği ya da tabancasıyla tekrar ateş etmeye başladılar. Bu sırada Berkin silahın sesini duyduğu için irkildi. Sokağa girmek isterken birden kapsül başına isabet etti. Berkin bağırmaya başladı. Kafasına biber gazı saplanmıştı. Eliyle vurup çıkardı.

Bu esnada polislerin olduğu yerde kafasında gaz maskesi takılı bulunan sarışın kalıplı bir şahıs parmağıyla vatandaşları göstererek küfür ederek polislere ateş edin diye bağırıyordu. Berkin'in bilinci yerindeydi. Biz kendisine sorular sormaya başladık. Kafasına ne geldiğini sorduk. ‘Biber gazı mı, plastik mermi mi geldi?’ diye sorduk. Cevap vermedi ‘bilmiyorum’ dedi. Kafasına pamuk falan koyduk. Birden bayılmaya başladı. Gözleri kapandı, kendisini kucağımıza aldık. Araba bakındık. Bir market sahibi sanırım Alkan marketin sahibi, beyaz bir sanırım transit eski kasa beyaz minibüsle geldi, durdu. Berkin'i kucağımıza aldığımızda kusmaya başladı. Tuvaleti geldi, her şeyi boşaltmaya başladı. Arabayla Mithatpaşa Caddesi üzerinden çıkamadık. Yolu uzatmak zorunda kalıp ara sokaklardan Piyale Paşa Bulvarı’na oradan da Okmeydanı SKK hastanesine gittik. Burada doktorlar müdahale ettiler. Ailesine haber verdiler.

Berkin'e gaz fişeği çarptıktan 20 dakika sonra baygınlık geçirdi. Ben sarışın kişinin talimat verdiği bir polis memurunu gördüm. Ancak çevrede başka gaz tüfeği kullanan polisler de vardı. Ancak sarı saçlı polisin yanında bulunan kişinin polisin kullandığı tüfekten çıkan gaz kapsülüyle Berkin'in yaralandığını gördüm. Aralarında 20 metre mesafe vardı. Polisler KİM marketin önünde ve Berkin'e ateş eden polis memuru da KİM marketin önündeydi. Ateş eden polis memurunun kafasında kask yoktu. Yüzünde gaz maskesi vardı.